BİLİRKİŞİ
İNCELEMESİ
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi İncelemesi- Bilirkişiye başvurulmasını gerektiren haller
MADDE 266- (1)
Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde,
taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve
görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve
hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.
Hakimin
mesleği gereği bilmesi gereken konularda hakimin hukuku resen uygulama ilkesi
uyarınca bilirkişiye başvurması mümkün değildir.
Bilirkişiye
başvurmak genel kural gereği takdiri olmasına rağmen bazı hallerde zorunludur.
Bu haller kanundan doğar.
Örneğin:
Kamulaştırma bedelini tespit için, akıl hastalığı veya zayıflığı sebebiyle
kısıtlılık kararının alınması için bilirkişiye başvurmak zorunludur.
Diğer
durumlarda ise bilirkişi incelemesi ya taraflarca istenir veya hakim tarafından
resen karar verilir. Takdir yetkisini kullanan hakim bilirkişi incelemesine
gerek olup olmadığına karar verir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi İncelemesi- Bilirkişi
sayısının belirlenmesi
MADDE 267- (1)
Mahkeme, bilirkişi olarak, yalnızca bir kişiyi görevlendirebilir. Ancak,
gerekçesi açıkça gösterilmek suretiyle, tek sayıda, birden fazla kişiden
oluşacak bir kurulun bilirkişi olarak görevlendirilmesi de mümkündür.
Bilirkişi
incelemesi için eğer taraflar isteyecekse hangi konu hakkında inceleme
istediklerini açıkça belirterek hakime başvururlar. Hakim eğer talebi kabul
ederse bilirkişi giderlerinin yatırılması için 2 haftalık kesin süre verir. Bu
süre içinde incelemeyi isteyen taraf bedeli yatırmaz ise karşı taraf miktarı
yatırabilir. Hiç bir taraf giderleri yatırmadığı takdirde bilirkişi
incelemesini isteyen tarafın artık bu delilden vazgeçtiği kabul edilir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi İncelemesi- Bilirkişilerin görevlendirilmesi
MADDE 268- (1) Bilirkişiler, yargı çevresinde yer
aldığı bölge adliye mahkemesi adli yargı adalet komisyonları tarafından, her
yıl düzenlenecek olan listelerde yer alan kişiler arasından görevlendirilirler.
Listelerde bilgisine başvurulacak uzmanlık dalında bilirkişinin bulunmaması
hâlinde, diğer bölge adliye mahkemelerinde oluşturulmuş listelerden, burada da
yoksa liste dışından bilirkişi görevlendirilebilir.
(2) Kanunların görüş
bildirmekle yükümlü kıldığı kişi ve kuruluşlara görevlendirildikleri konularda
bilirkişi olarak öncelikle başvurulur. Ancak, kamu görevlilerine, bağlı
bulundukları kurumlarla ilgili dava ve işlerde, bilirkişi olarak görev
verilemez.
(3)
Bilirkişi listelerinin düzenlenmesine, güncellenmesine ve listede kendisine yer
verilmiş olanların liste dışına çıkartılmasına ilişkin esas ve usuller, ilgili
bakanlıkların da görüşü alınmak suretiyle, Adalet Bakanlığınca hazırlanacak
olan yönetmelikte gösterilir.
UYAP
sistemi üzerinden de bilirkişi tayin edilebilir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişilik görevinin kapsamı
MADDE 269- (1) Bilirkişilik görevi, mahkemece yapılan
davete uyup tayin edilen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmayı, yemin etmeyi
ve bilgisine başvurulan konuda süresinde oy ve görüşünü mahkemeye bildirmeyi
kapsar.
(2)
Geçerli bir özrü olmaksızın mahkemece yapılan davete uyup, tayin edilen gün ve
saatte mahkemede hazır bulunmayan yahut mahkemeye gelip de yemin etmekten veya
süresinde oy ve görüş bildirmekten kaçınan bilirkişiler hakkında, tanıklığa
ilişkin disiplin hükümleri uygulanır.
Bilirkişiler
il adli yargı adalet komisyonları önünde yemin ederler mahkemede ise ettikleri yeminler hatırlatılır. Liste
dışı seçilenlere ise mahkeme huzurunda göreve başlamadan önce yemin ettirilir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişiye yemin verdirilmesi
MADDE 271- (1) Listelere
kaydedilmiş kişiler arasından görevlendirilmiş olan bilirkişilere, il adli
yargı adalet komisyonu huzurunda, “Bilirkişilik görevimi sadakat ve özenle,
bilim ve fenne uygun olarak, tarafsız ve objektif bir biçimde yerine
getireceğime, namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine
yemin ederim.” şeklindeki sözler, tekrarlattırılmak suretiyle yemin verdirilir.
Bu bilirkişilere, görevlendirildikleri her dava veya işte ayrıca yemin
verdirilmez; sadece görevlendirme yazısında, bilirkişilere önceden etmiş
bulundukları yemine bağlı kalmak suretiyle oy ve görüş bildirmek zorunda
oldukları hususu hatırlatılır.
(2)
Listelere kaydedilmemiş olan kişiler arasından bilirkişiler görevlendirilmişse,
kendilerine, görevlendiren mahkemece, huzurda, göreve başlamadan önce, birinci
fıkrada belirtilen şekilde yemin verdirilir. Yemine ilişkin tutanak, hâkim,
zabıt kâtibi ve bilirkişi tarafından imzalanır.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişinin görevini yapmaktan yasaklı
olması ve reddi
MADDE 272- (1) Hâkimler hakkındaki yasaklılık ve ret
sebepleriyle ilgili kurallar, bilirkişiler bakımından da uygulanır. Ancak,
bilirkişinin, aynı dava veya işte daha önceden tanık olarak dinlenmiş
bulunması, bir ret sebebi teşkil etmez.
(2) Hâkimler hakkındaki
yasaklılık sebeplerinden biri, bilirkişinin şahsında gerçekleşmişse, mahkeme,
hüküm verilinceye kadar, her zaman bilirkişiyi resen görevden alabileceği gibi,
bilirkişi de mahkemeden, görevden alınma talebinde bulunabilir.
(3) Ret sebeplerinden
birinin bilirkişinin şahsında gerçekleşmesi hâlinde taraflar, bilirkişinin
reddini talep edebileceği gibi, bilirkişi de kendisini reddedebilir. Ret talebi
veya bilirkişinin kendisini reddetmesinin, ret sebebinin öğrenilmesinden
itibaren en geç bir hafta içinde yapılmış olması şarttır. Ret sebeplerinin
ispatı için, yemin teklif edilemez.
(4)
Görevden alınma, ret ve bilirkişinin kendisini reddetmesine yönelik talep,
bilirkişiyi görevlendiren mahkemece dosya üzerinden incelenir ve karara
bağlanır. Kabule ilişkin kararlar kesindir. Redde ilişkin kararlara karşı ise
ancak esas hakkındaki kararla birlikte kanun yoluna başvurulabilir.
Ret
sebebinin öğrenilmesinden itibaren başlayacak 1 haftalık süre hak düşürücü
süredir.
Bilirkişinin
reddi ve hakimin reddi arasındaki fark bilirkişinin aynı davada daha önce tanık
olarak dinlenmişse de bu ret sebebi değildir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişinin görev alanının belirlenmesi
MADDE 273- (1) Mahkeme, tarafların da görüşünü almak
suretiyle bilirkişinin görevlendirilmesine ilişkin kararında, aşağıda
belirtilen hususlara yer vermek zorundadır:
a) İnceleme konusunun bütün
sınırlarıyla ve açıkça belirlenmesi.
b) Bilirkişinin cevaplaması gereken
sorular.
c) Raporun verilme süresi.
(2)
Bilirkişiye, görevlendirme yazısının ekinde, inceleyeceği şeyler, dizi
pusulasına bağlı olarak ve gerekiyorsa mühürlü bir biçimde teslim edilir;
ayrıca bu husus tutanakta gösterilir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişilik görevini kabulle yükümlü
olanlar
MADDE 270- (1) Aşağıda sayılmış olan kişi ya da
kuruluşlar, bilirkişilik görevini kabulle yükümlüdürler:
a) Resmî bilirkişiler ile 268 inci
maddede belirtilmiş bulunan listelerde yer almış olanlar.
b) Bilgisine başvurulacak konuyu
bilmeksizin, meslek veya zanaatlarını icra etmesine olanak bulunmayanlar.
c) Bilgisine başvurulacak konu
hakkında, meslek veya sanat icrasına resmen yetkili kılınmış olanlar.
(2)
Bu kişiler, ancak tanıklıktan çekinme sebeplerine veya mahkemece kabul
edilebilir diğer bir sebebe dayanarak, bilirkişilikten çekinebilirler.
Bilirkişi
kendisine verilen görevi mahkemenin sevk ve idaresi altında yürütür. Bu görevi
bizzat yerine getirir. Görev kısmen veya tamamen başka birine bırakılamaz.
Bilirkişi
incelemesini yapması için çeşitli bilgi ve belgelere ihtiyaç duyuyorsa bunları
görev alma tarihinden itibaren 1 hafta içinde görevlendirildiği mahkemeden
ister.
Bilirkişi
tarafların bilgisine de başvurabilir. Bunun için mahkemeden izin ister ve bir
taraf olmadan diğer tarafı dinleyemez.
Bilirkişi
inceleme sonucunu yazılı veya sözlü olarak mahkemeye bildirir. Sözlü olarak
bildirimde bilirkişinin açıklamaları tutanağa geçirilir ve kendisine imza
ettirilir. Ayrıca bilirkişi yazılı bildirimi UYAP üzerinden de yapabilir. Bunun
için e-imzasının olması şarttır.
Heyet
halindeki bilirkişiler oy çokluğu ile karar verirler ve aksi yönde oy kullanan
bilirkişiler ayrı birer rapor hazırlayarak sunabilirler.
Bilirkişi
ancak maddi vakıalar üzerinde görüş bildirebilir, hukuki konular hakimi
ilgilendirir.
Bilirkişi
incelemesini 3 ay içinde tamamlamalıdır. Gerekli hallerde mahkemece 3 ayı
geçmeyen bir kesin süre daha verilebilir.
Bilirkişi
sürelere uymaz veya görevini ihmal ederse mahkemece başka bir bilirkişi
atanabilir. Görevden alınan bilirkişiden ise o ana kadar yaptığı çalışmalar
hakkında bilgi isteneceği gibi kendisine sağlanan verilerin geri iadesi de
istenebilir.
Mahkeme
ihmalkar bilirkişiye ücret ödenmemesine karar verebilir. Onun belirli bir süre
görev yapmaması veya bilirkişi listesinden çıkartılması için bölge adliye
mahkemesi adli yargı komisyonuna başvurabilir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişinin görev süresi
MADDE 274- (1) Bilirkişi raporunun hazırlanması için
verilecek süre üç ayı geçemez. Bilirkişinin talebi üzerine, kendisini görevlendiren
mahkeme gerekçesini göstererek, süreyi üç ayı geçmemek üzere uzatabilir.
(2) Belirlenen süre
içinde raporunu vermeyen bilirkişi görevden alınıp, yerine bir başka kimse,
bilirkişi olarak görevlendirilebilir. Bu durumda mahkeme, görevden alınmış olan
bilirkişiden, görevden alındığı ana kadar yapmış olduğu işlemler hakkında
açıklama yapmasını talep eder ve ayrıca bilirkişinin dizi pusulasına bağlı bir
biçimde görevi sebebiyle incelenmek üzere kendisine teslim edilmiş bulunan dosya
ve eklerini mahkemeye hemen tevdi etmesini ister. Sözü edilen bilirkişilerin,
hukuki ve cezai sorumluluğuna ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla,
gerekiyorsa, kendilerine ücret ve masraf adı altında hiçbir ödeme yapılmamasına
veya gerekçesini göstererek bölge adliye mahkemesi adli yargı adalet
komisyonundan o kişinin bilirkişilik görevi yapmaktan belirli bir süre
yasaklanmasının yahut listeden çıkartılmasının istenmesine, görevlendirmeyi
yapan mahkemece karar verilir.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Bilirkişinin haber verme yükümlülüğü
MADDE 275- (1) Bilgisine başvurulan bilirkişi,
kendisine tevdi olunan görevin, uzmanlık alanına girmediğini, inceleme konusu
maddi vakıaların açıklığa kavuşturulması ve tespiti için, uzman kimliği bulunan
başka bir bilirkişi ile işbirliğine ihtiyaç duyduğunu veya görevi kabulden
kaçınmasını haklı kılacak mazeretini bir hafta içinde görevlendirmeyi yapan
mahkemeye bildirir.
(2) Bilirkişi,
incelemesini gerçekleştirebilmek için, bazı hususların önceden soruşturulması
ve tespiti ile bazı kayıt ve belgelerin getirtilmesine ihtiyaç duyuyorsa, bunun
sağlanması için, bir hafta içinde kendisini görevlendiren mahkemeye bilgi verir
ve talepte bulunur.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Bilirkişinin görevini bizzat yerine getirme yükümlülüğü
MADDE 276- (1) Bilirkişi, mahkemece kendisine tevdi
olunan görevi bizzat yerine getirmekle yükümlü olup, görevinin icrasını kısmen
yahut tamamen başka bir kimseye bırakamaz.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Bilirkişinin sır saklama yükümlülüğü
MADDE 277- (1) Bilirkişi, görevi sebebiyle yahut
görevini yerine getirirken öğrendiği sırları saklamak, kendisi ve başkaları
yararına kullanmaktan kaçınmakla yükümlüdür.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Bilirkişinin yetkileri
MADDE 278- (1) Bilirkişi, görevini, mahkemenin sevk
ve idaresi altında yürütür.
(2) Bilirkişi, görev
alanı veya sınırları hakkında tereddüde düşerse, bu tereddüdünün giderilmesini,
her zaman mahkemeden isteyebilir.
(3) Bilirkişi,
incelemesini gerçekleştirirken ihtiyaç duyarsa, mahkemenin de uygun bulması
kaydıyla, tarafların bilgisine başvurabilir. Taraflardan birinin bilgisine
başvurulacağı hâllerde, mahkemece bilirkişiye taraflardan biri bulunmaksızın
diğerinin dinlenemeyeceği hususu önceden hatırlatılır.
(4) Bilirkişinin oy ve
görüşünü açıklayabilmesi için bir şey üzerinde inceleme yapması zorunlu ise
mahkeme kararı ile gerekli incelemeyi yapabilir. Bu işlemin icrası sırasında
taraflar da hazır bulunabilir.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Bilirkişi açıklamalarının tespiti ve rapor
MADDE 279- (1) Mahkeme, bilirkişinin oy ve görüşünü
yazılı veya sözlü olarak bildirmesine karar verir.
(2) Raporda, tarafların
ad ve soyadları, bilirkişinin görevlendirildiği hususlar, gözlem ve inceleme
konusu yapılan maddi vakıalar, gerekçe ve varılan sonuçlarla, bilirkişiler
arasında görüş ayrılığı varsa, bunun sebebi, düzenlenme tarihi ve bilirkişi ya
da bilirkişilerin imzalarının bulunması gerekir. Azınlıkta kalan bilirkişi, oy
ve görüşünü ayrı bir rapor hâlinde de mahkemeye sunabilir.
(3) Mahkeme,
bilirkişinin oy ve görüşünü sözlü olarak açıklamasına karar verirse,
bilirkişinin açıklamaları tutanağa geçirilir ve tutanağın altına bilirkişinin
de imzası alınır. Kurul hâlinde görevlendirme söz konusu ise bilirkişilerin
bilgilerine başvurulan hususu hemen aralarında müzakere etmelerine imkân
tanınır ve müzakere sonucunda açıklanan oy ve görüş, tutanakla tespit edilip;
tutanağın altı, bilirkişilere imza ettirilir.
(4)
Bilirkişi, raporunda ve sözlü açıklamaları sırasında, hukuki değerlendirmelerde
bulunamaz.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişi
raporunun verilmesi
MADDE 280- (1) Bilirkişi, raporunu,
varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi
pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve
duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir.
BİLİRKİŞİ
RAPORUNA İTİRAZ
Mahkeme
bilirkişi raporunda eksik kısımların tamamlanmasını isteyebileceği gibi
muallakta olan kısımların sözlü olarak açıklanmasını da isteyebilir. Ayrıca
yeni bir rapor hazırlanmasını da isteyebilir.
Taraflar da
bilirkişi raporunun kendilerine tebliğinden itibaren 2 hafta içinde eksik kısımların
tamamlanması, net olmayan hususların açıklanmasını ayrıca yeni bir bilirkişi atanarak yeniden rapor
oluşturulmasını isteyebilirler.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Bilirkişi raporuna itiraz
MADDE 281- (1) Taraflar, bilirkişi raporunun,
kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik
gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren
hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni
bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.
(2) Mahkeme, bilirkişi
raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa
kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden, yeni sorular düzenlemek suretiyle
ek rapor alabileceği gibi, tayin edeceği duruşmada, sözlü olarak açıklamalarda
bulunmasını da kendiliğinden isteyebilir.
(3)
Mahkeme, gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği
bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabilir.
Hakim
bilirkişinin hazırladığı raporu serbestçe değerlendirir. Rapor yönünde karar
vermek zorunda değildir. Aksi yönde de karar verebilir fakat bu aksi yönde
karar verirken gerekçelerini açıklaması hukuk etiği açısından daha tercih
edilir bir durumdur.
Yargıtay ise
bilirkişi raporunun aksi yönünde karar vermektense bilirkişinin değiştirilmesi gibi
yanlış bir düşünce içerisindedir. Bu durum hakim yerine bilirkişiyi koymakta hakimin
konumuna zarar vermektedir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişinin oy ve görüşünün
değerlendirilmesi
MADDE 282- (1) Hâkim, bilirkişinin oy ve görüşünü diğer delillerle
birlikte serbestçe değerlendirir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişi gider ve ücreti
MADDE 283- (1) Bilirkişiye, sarf etmiş
olduğu emek ve mesaiyle orantılı bir ücret ile inceleme, ulaşım, konaklama ve
diğer giderleri ödenir. Bu konuda, Adalet Bakanlığınca çıkarılacak ve her yıl güncellenecek
olan tarife esas alınır.
BİLİRKİŞİNİN SORUMLULUĞU
Bilirkişi TCK
hükümlerince kamu görevlisi sayılır. Görevinden dolayı ona karşı işlenen suçlar
ve onun görevi ile ilgili işlediği suçlarda kamu görevlilerine ait hükümler
uygulanır.
Bilirkişi
hakim yardımcısı olarak kabul edildiği için hukuki sorumluluğu hakimin
sorumluluğuna benzer düzenlenmiştir. Yani; bilirkişinin kasten veya ağır ihmal
ile hazırladığı gerçeğe aykırı rapor hükme esas alınmış ve bundan kişiler zarar
görmüş ise zararın tazmini için direk bilirkişiye değil devlet aleyhine
tazminat davası açabilirler. Davadan tazminat ödenmesi kararı çıkarsa devlet
bilirkişiye rücu eder.
Tazminat
davası raporun hükme esas alındığı mahkeme ilk derece ise bölge adliye
mahkemesinde, bölge adliye mahkemesi ise, Yargıtay'da açılır. Devletin açacağı
rücu davası ise tazminat davasının açıldığı mahkemedir.
Rücu davasında
zaman aşımı ödeme tarihinden itibaren 1 yıldır. Ancak bilirkişi gerçeğe aykırı
raporu kasten düzenlemiş ise cezai zamanaşımı uygulanır.
Bilirkişinin
raporunun gerçeğe aykırı olduğunun tespiti ile beraber yargılama iade edilir.
Davanın görülmesine baştan itibaren başlanır.
Bilirkişinin
kasten gerçeğe aykırı rapor düzenlediği iddiası hakkında delil yokluğundan
başka bir sebeple ceza kovuşturmasına başlanamamış veya karar verilememiş ise
bu hukuk mahkemesinde yargılamanın iadesi davasını açmak için engel değildir. İlgili
taraf hukuk mahkemesinde yargılamanın iadesi davası açabilir.
HMK- İspat
ve deliller- Bilirkişi incelemesi- Bilirkişinin ceza hukuku bakımından durumu
MADDE 284- (1) Bilirkişi, Türk Ceza Kanunu anlamında
kamu görevlisidir.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Bilirkişinin hukuki sorumluluğu
MADDE 285- (1)
Bilirkişinin kasten veya ağır ihmal suretiyle düzenlemiş olduğu gerçeğe aykırı
raporun, mahkemece hükme esas alınması sebebiyle zarar görmüş olanlar, bu zararın
tazmini için Devlete karşı tazminat davası açabilirler.
(2) Devlet, ödediği
tazminat için sorumlu bilirkişiye rücu eder.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Davaların açılacağı mahkeme
MADDE 286- (1)
Devlet aleyhine açılacak olan tazminat davası, gerçeğe aykırı bilirkişi
raporunun ilk derece mahkemesince hükme esas alındığı hâllerde, bu mahkemenin
yargı çevresi içinde yer aldığı bölge adliye mahkemesi hukuk dairesinde; bölge
adliye mahkemesince hükme esas alındığı hâllerde ise Yargıtay ilgili hukuk
dairesinde görülür.
(2)
Devletin sorumlu bilirkişiye karşı açacağı rücu davası, tazminat davasını
karara bağlamış olan mahkemede görülür.
HMK- İspat ve deliller- Bilirkişi
incelemesi- Rücu davasında zamanaşımı
MADDE
287- (1) Devlet, ödediği tazminat nedeniyle, sorumlu bilirkişiye, ödeme
tarihinden itibaren bir yıl içinde rücu eder. Hükme esas alınan bilirkişi
raporu kasten gerçeğe aykırı olarak düzenlenmişse, bu durumda, ceza zamanaşımı
süresi uygulanır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder